Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Biz de burada aynı şeyi yapıyoruz. Bu dünyadaki hayatımızın yalnızca bir hayal olmadığı nerede yazılı? Ancak bilincimiz bize neyin hakikat neyin hayal olduğunu söyler. Öyleyse fedailer yeniden uyandıklarında cennette olduklarını öğrenecekler. Öyleyse gerçekten de cennette sayılırlar. Zira yaratacağı tesir açısından gerçek cennetle sahte cennet arasında en ufak bir fark yoktur. Gerçek cennete gitmiş olsalar bizim burada sunduğumuz zevkin, mutluluğun aynısını tatmayacaklar mı neticede? Epikür'ün bilgelik dolu sözlerini hatırlatırım size. Ne demişti: Acıdan ve kederden kaçıp, mutluluğun ve refahın peşinden koşmak yegâne insani hedeftir Şu dünyada cennete gidip döndüklerini düşünen fedailerden daha mutlu insan var mıdır? Gerçekten düşünün bunu! Onların yerinde olmak için neler vermezdim! Keşke bir kere, sadece bir kere cennet zevklerini gerçekten tattığımı hissedebilseydim!"
Evlilik demişken, senin şu üçkâğıtçı baban bana Dartmoor’un bir Amerikalıyla evleneceğinden bahsetti. İngiliz kızları neyine yetmiyormuş?” “Şu aralar Amerikalılarla evlenmek pek revaçta George amca. “İngiliz kadınlarını dünyalara değişmem Harry,” dedi Lord Fermor yumruğunu masaya vurarak. “Oyumu Amerikalılardan yana kullanıyorum.” “Amerikalıların ilişkileri kısa sürüyormuş diyorlar.” “Uzun nişanlılık dönemlerine pek gelemiyorlar ama kısa vadede muhteşemler, insanı uçuruyorlar.“ “Kız kimlerdenmiş?” diye sordu yaşlı beyefendi. “Kimi kimsesi var mı?” “İngiliz kadınları geçmişlerini saklamakta ne denli ustaysa, Amerikalı kadınlar da ailelerini saklamakta o denli usta,” dedi.. “Kız güzel mi bari?” “Güzelmiş gibi davranıyor. Amerikalı kadınların çoğu böyle. Çekiciliklerinin sırrı da bu.” “Amerikalı kadınlar kendi ülkelerinde kalsalar olmuyor mu? Hep Amerika’nın kadınlar için bir cennet olduğu söylenir.” “Gerçekten öyle. İşte bu yüzden, tıpkı Havva gibi cennetten kurtulmaya can atıyorlar ya,” dedi Lord Henry.
Reklam
Yaşama ve üreme savaşının yanı sıra, insanoğlunun en çok istediği şey, geriye kendisinden bir iz bırakmaktır. Kendisinin gerçekten var olmuş olduğunun bir kanıtını bırakmak istiyordur belki. Bu kanıtı bir tahta üzerine, bir taş üzerine ya da başka insanların yaşantıları üzerine bırakır. Bu derin istek herkeste vardır. Tuvalet duvarlarına ayıp kelimeler yazan çocuktan, kendi imajını insan soyunun zihnine kazıyan Buda'ya kadar. Yaşam öyle gerçekdışı bir şey ki Bence biz, var olduğumuz konusunda ciddi kuşkular duyuyoruz ve bunu kanıtlamaya kalkıyoruz.
"İnsanoğlu, yeryüzünün en değerli varlığıdır. O, yaratan Rabb'in baştacıdır. Dünyada var olan her şey insan içindir. Yeryüzünün zenginlikleri ve güzellikleri insan için yaratılmıştır. İlim, felsefe, sanat ve din hep insanın olgunlaşması için vardır. Bunların herbiri insanlığa hizmet etmek için oluşmuştur. Eğer tüm bunlar yeryüzünde daha mutlu, daha aydınlık ve gerçekten cennet hayatı sunmaya ve kurmaya hizmet etmeyeceklerse hiçbir önem ve değer taşımıyorlar demektir."
"Dünyada anlamadığım pek çok şey var ama seni gerçekten anlamak istedim."
Sayfa 73
"Kelimeler var olmasaydı ne olurdu acaba diye merak ediyorum bazen" derken buldum kendimi. Kojima gözlerimin için bakarak, "Evet, yani onlara ihtiyacı olan bir tek varlık biziz" dedi. "Köpeklerin ihtiyacı yok, üniforma, masa ya da vazo gibi şeylerin de kelimelere ihtiyacı yok." "Haklısın. Dünyadaki diğer her şeye bir bak" dedim. "Sayıca bizden çok üstünler." "Eğer gerçekten düşünürsen" dedi Kojima, "bu biraz aptalca. Sürekli konuşan, sorun çıkaran ve her şeyi büyüten tek varlık insanoğlu."
Sayfa 41
Reklam
"Yaşama ve üreme savaşının yanı sıra, insanoğlunun en çok istediği şey, geriye kendisinden bir iz bırakmaktır. Kendisinin gerçekten varolmuş olduğunun bir kanıtını bırakmak istiyordur belki. Bu kanıtı bir tahta üzerine, bir taş üzerine ya da başka insanların yaşantıları üzerine bırakır. Bu derin istek herkeste vardır. Tuvalet duvarlarına ayıp kelimeler yazan çocuktan, kendi imajını insan soyunun zihnine kazıyan Buda’ya kadar. Yaşam öyle gerçekdışı bir şey ki! Bence biz var olduğumuz konusunda ciddi kuşkular duyuyoruz ve bunu kanıtlamaya kalkıyoruz.”
Yaşama ve üreme savaşının yanı sıra, insanoğlunun en çok istediği şey geriye kendisinden bir iz bırakmaktır. Kendisinin gerçekten var olmuş olduğunun bir kanıtını bırakmak istiyordur belki. Bu kanıtı bir tahta üzerine, bir taş üzerine ya da başka insanların yaşantıları üzerine bırakır Bu derin istek herkeste vardır. Tuvalet duvarlarına ayıp kelimeler yazan çocuktan, kendi imajını insan soyunun zihnine kazıyan Buda'ya kadar. Yaşam öyle gerçekdışı bir şey ki! Bence biz, var olduğumuz konusunda ciddi kuşkular duyuyoruz ve bunu kanıtlamaya kalkıyoruz."
Carpe Diem
"Her şey her zaman, içinde olduğumuz anda gerçekleşir, başka bir an veya başka bir fırsat yoktur. İnsanlar, geçmişi ve geleceği sürekli düşünerek yaşamın özü olan şimdiyi kaçırır- lar ve bunun farkına bile varmadan ölüm anında pişmanlık- larla çekip giderler. Änı kaçırmak aslında hayatı ıskalamak demektir. Ne kadar enteresan; bize verilen en
Epikür'ün bilgelik dolu sözlerini hatırlatırım size. Ne demişti: Acıdan ve kederden kaçıp, mutluluğun ve refahın peşinden koşmak yegane insani hedeftir. Şu dünyada cennete gidip döndüklerini düşünen fedailerden daha mutlu insan var mıdır? Gerçekten düşünün bunu! Onların yerinde olmak için neler vermezdim! Keşke bir kere, sadece bir kere cennet zevklerini gerçekten tattığımı hissedebilseydim!
Sayfa 272 - Sabbah'ın sahte cennetiKitabı okudu
441 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.